Kupa’nın birini Trabzonspor kapmış durumda, o nedenle Beşiktaş bir yandan ligde en âlâ yeri elde etmeye çalışırken öbür yandan Ziraat Türkiye Kupası’nı müzesine götürebilirse şu makus dönemi uygun bir halde tamamlamış olur.
Bugünkü rakip Kayserispor da Kupa’ya göz dikmiş durumda. Hikmet Karaman’ın hali, üslubu malum, ismini yazdığı yerde kesinlikle bir amaca koşar.
Elinde, “ligi sallar” diyebileceğimiz bir yıldız yok tahminen lakin alana attığı her oyuncu bir şeyler yapmaya çalışıyor, yani homojen bir ekip yaratmış durumda. Hal bu türlü olunca kora kor bir uğraş, son ana kadar dinmeyen bir heyecan fırtınası izlememiz mümkündür.
Beşiktaş’ta Ghezzal hem çok formda, hem de olayı yürekten sahipleniyor. Batshuayi’de gol atmanın moralini cebine koymuş durumda, şayet Başkan hoca biraz sabır gösterir ve kâfi vakti verirse Alex Teixeira da farklı bir çizgiye gelebilir. Bir de Josef var ki dinlendirme mazeretiyle bu kaliteden vazgeçmemek lazım. Lider hoca bazen bu cins riskler alıyor ki, bence almamalı.
ZTK’da Kartal’ın hem bugünkü maçı sıkıntı hem de bu tipi geçmesi halinde sonrası. Zira artık kupaya iki adım kalmış oluyor ve her rakibin motivasyonu da çok yüksek olacak. İşi sıkı tutmak lazım. Beşiktaş taraftarı da bugün tribündeki yerini almalı ve ekibine her zamanki üzere dayanak olmalıdır.
Şiddetli bir rakip karşısında 12. Adam kesinlikle ekibin yanında olmalı. Malum bizde, VAR’ı devreye sokabilmek için bayağı gürültü koparmak gerekiyor. Bizim VAR protokolümüz de bu türlü maalesef. Öyleyse o gürültüyü koparacak olanlar kesinlikle tribünde olmalı.