◊ Hatay’ın hayırsever iş insanı Lyonel Makzume’nin torunusunuz. Hıristiyan Arap kökenlisiniz. Dünya görüşünüzde hangisi daha belirleyici oldu: Çocukluğunuzun geçtiği çok kültürlü Hatay mı, üniversiteyi okuduğunuz kozmopolit Ankara mı?
– Ne Hatay ne de Ankara… Dünya görüşüme en çok katkısı olan dedem Lyonel Makzume.
◊ Hakkınızda yapılan yorumlardan hangisi içinizi daha çok ısıtıyor: “Kadife sesli antidepresan” mı, “Ağır sıklet çıtı pıtı” mı?
– Çıtı pıtılı olanı ben de birinci kere duydum. Ve aldım, başucuma da koydum. (Gülüyor)
◊ Babanız konservatuvara müsaade vermediği için Bilkent’te Amerikan kültürü ve edebiyatı okudunuz. Okullu bir müzisyen olmamak… Eksiklik mi, sizi özgür mü bıraktı?
– Külliyen özgürlük! Çok sağol babacım…
◊ Sanatınızda hangisinin daha çok tesiri vardır: Birinci albümünüze vesile olan Bülent Ortaçgil mi, hayranlığınızı dillendirmeye doyamadığınız Murathan Mungan mı?
– İkisinin de çok tesiri var fakat en çok Edip Cansever…
◊ 7 albüm, 2 single… Mesleğinizde hangisi daha kıymetli: Birinci göz ağrınız “Uyan” mı, 10 yıl sonraki son albümünüz “Ürkerek Söylerim” mi?
– Mesleğim mi varmış benim…
◊ “Popüler olmak için tipim müsait değil” diyorsunuz. Popülariteye nanik mi, özgüvensizlik mi?
– Naniğin Allah’ı aslında!
◊ Sahnede en çok hangi dekoltenize güvenirsiniz: Göğüs mü, bacak mı?
– İkisi de yok bende. Sırta çalışırım genelde. (Gülüyor)
◊ Beyoğlu’nda sık sahne aldığınız yerlerden hangisinin ortamını daha çok özlüyorsunuz: Jazz Stop mı, Ghetto mu?
– Ghetto… Off ne hoştu.
◊ Gece hayatında hangisi çok iç gıcıklar: Gülümsemek mi, göz kaçırmak mı?
– Kaçak bakışlarsa göz kaçırmak daha çok iç gıcıklar alışılmış.
◊ Hayatınız bir sinema olsa… Macera mı olurdu, romantik güldürü mi?
– Aksiyon olurdu şekerim benimki.
◊ Pekala şu anda kayığınızı bağlayacak olsanız… Yerleştiğiniz Bodrum Gümüşlük mü, Çeşme Alaçatı mı?
– Hâlâ yaşadığım ve uzun mühlet de yaşamayı düşündüğüm Gümüşlük. Kayıkta da ayrıyeten ısrarcıyım.
◊ Hangisiyle düet yapmak isterdiniz: Müziklerini seslendirdiğiniz Nina Simone mu, hürmet albümünde bir müziğini okuduğunuz Bergen mi?
– İkisi de değil; Erkan Oğur. Hem bakarsın (onunla bir düet) bir sonraki single falan da oluverir… (Gülüyor)
ÖZEL SIKINTILAR
Benim için yoksul ve berbat de olur
◊ 12 Nisan Koç bayanı… En çok nesinden çektiniz: Hırslı yapısı mı, dışarıdan kibirli görünmesi mi?
– Aslında ikisi de pek değilim. Ben en çok dertli yapısı, dur durak bilmeyen heyecanı ve sabırsızlığından çektim Koç’luğun.
◊ Sizce hangisi daha avantajlı: Güçlü ancak nahoş doğmak mı, yoksul ancak hoş doğmak mı?
– İkisi de ezaymış be… Lakin yoksul ve yakışıksız de olur.
◊ Yılın hangi periyodu daha romantik? İlkbahar-yaz mı, sonbahar-kış mı?
– Dört mevsime de tavım.
◊ Aşkta alıcı kuş musunuz, çantada keklik mi?
– Ne keklik ne de alıcı kuş. Çantayım ben.
◊ Hangisi daha berbat senaryo: Kimselere âşık olamamak mı, her aşkınızın berbat bitmesi mi?
– Her aşkın berbat bitmesi senaryo olamaz. Lakin gerçektir o. (Gülüyor)
◊ Pekala aşkın tersi… Nefret mi, kayıtsızlık mı?
– Nefrette de aşk var bence. O sebeple kayıtsızlık.
◊ Affetmek mi, unutmak mı?
– Affet gitsin yahu!
◊ Tek başınıza ağlamak mı, birinin omuzunda ağlamak mı?
– Tek başıma lütfen… Ne o o denli sülüm sümsük omuzlarda?
◊ Eski bir hatıranın yadına hangisi daha hoş eşlik eder: Sezen mi,Ajda mı?
– Eski bir anıya en hoş Zeki Müren eşlik eder.
HAYAT BİLGİSİ
Şu sıralar biraz ukalalaştım
◊ Hatır için çiğ tavuk… Yenir mi, yenmez mi?
– İki sene önce sorsanız yerdim çiğ tavuğu. Şu sıralar biraz ukalalaştım. Kesin bilgi. Canım isterse yerim, o kadar!
◊ Hangisinin aklını okuyabilmek isterdiniz: Sevgilinizin mi, en büyük düşmanınızın mı?
– E düşmanı tercih edelim natürel biz…
◊ Müspet lakin sıkıcı beşerler mı, negatif lakin değişik beşerler mı?
– Negatif ve farklı beşerler.
◊ Para saadet getirir mi, getirmez mi?
– Getirir illa. Saadet para getirmediğine nazaran…
◊ Bir şeyi gece planlamak mı, sabah planlamak mı?
– Gece iyidir!
◊ Vakit makinesi icat ettiniz, nereye giderdiniz: Geçmişe mi, geleceğe mi?
– Şunun şurasında geleceğe pek bir şey kalmadı. Geçmişte turlayalım…
KÜÇÜK KEYİFLER
İskenderun yolu Türk kahvesi
◊ İstanbul’la farklı bir kavganız, çabanız var. Pekala bu kentin görüntüleri mı, sesleri mi?
– Sesi kısıldı. Lakin görüntüleri hâlâ baki.
◊ Anadolu yakası, mı Avrupa yakası mı?
– Avrupa… Zira Sultanahmet, Cibalikapı, Samatya, Balat, Cankurtaran… Ohoo o!
◊ Hangisinin görüntüsü daha hoş: Boğaz’ın Anadolu Yakası’ndan Avrupa’nın mı, Avrupa’dan karşının mı?
– Orada dur. En hoş görüntü Gümüşlük’ten bakınca Kos adası görünümü.
◊ Güneş mi, ay mı?
– Batan güneş, doğan ay…
◊ Çaycı mısınız, kahveci mi?
– Türk kahvesi. Fakat İskenderun tarzı olacak.
◊ Birinden vazgeçmek zorunda kalsaydınız… Kırmızı et mi, deniz mahsülleri mi?
– Kırmızı et. Aslında çok vazgeçtim, idmanlıyım. Lakin deniz de mahsulü de vazgeçilmezim olsun lütfen.
◊ Biraz yoldan çıkmak istediniz: Mantı mı, iskender mi?
– Offf mantı! Feraye’ye hiç dayanamam.
◊ Bir daha asla toplumsal medya kullanmamak mı, bir daha asla sinema izlememek mi?
– Bir daha asla toplumsal medya kullanmamayı seçerdim herhalde.
◊ Tavla mı satranç mı?
– Buna “Queen’s Gambit” demek istiyorum.
GÜNDELİK HALLER
Terlikle döverim valla!
◊ Ayaklarınıza kara sular inmiş: Âlâ bir roman mı, yeterli bir sinema mi?
– E haydi bir sinema olsun…
◊ Meskeninize yatılı konuk geldi, horlamasından uyunmuyor. Uyandırır mısınız, uykusuz mu kalırsınız?
– O kişiyi en yakın otele yönlendirmek için uyandırmam kural olur natürel.
◊ Sofrada hangisine tahammül daha zordur: Obura mı, gevezeye mi?
– Gevezelere. Terlikle döverim valla. (Gülüyor)
◊ Mangal partisinde köfteleri beğenmediniz. Tabakta bırakmak mı, çaktırmadan köpeğe vermek mi?
– Göze sokarak köpeğe vermek…
◊ Birincisinde 219 bin, ikincisinde 153 bin takipçiniz var. Twitter mı, Instagram mı?
– Evvelce olsa Twitter’ tercih ederdim. Lakin bu sıralar Instagram… Sanırım hayatı pek ciddiye almadığım bir dönemdeyim. Geçer!
TANINAN ŞEYLER
O da bana gülecekse Cem Yılmaz…
◊ Yeşilçam’dan: Tarık Akan mı, Ediz Hun mu?
– Bahsettiğimiz Yeşilçam devriyse Ediz Hun, 80 sonrasıysa Tarık Akan.
◊ Hangisi daha çok çekti? Külkedisi mi, Pamuk Prenses mi?
– Pamuk Prenses pek zorlandı ya…
◊ Hangisine daha çok gülersiniz: Cem Yılmaz mı, Cet Demirer mi?
– O da bana gülecekse Cem Yılmaz.
◊ Pekala yere göğe koyamadıklarınızdan: Metin Akpınar mı, Ferhan Şensoy mu?
– Offf güç soru ya…. Kaçtım ben!
HİÇ DÜŞÜNMEDEN SÜRATLİ HIZLI…
◊ Az tanıdığınız birine… Telefon açmak mı, ileti atmak mı?
– Telefon…
◊ Spor ayakkabı mı, topuklu mu?
– Çizme!
◊ Tren seyahati mu, gemi seyahati mu?
– Gemi.
◊ Deniz-kum-güneş mi, orman-ağaç-temiz hava mı?
– Orman.
◊ Kedi mi, köpek mi?
– Köpek.
◊ Mantık mı, içgüdü mü?
– İçgüdü…
